Türkiye’nin su yönetimi stratejisi, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından, içme suyu şebekelerindeki kayıpları azaltma yönünde önemli adımlar atmayı hedefliyor.
Devlet Su İşleri’nin (DSİ) son faaliyet raporuna göre, ülkenin yarı kurak iklimi ve 25 akarsu havzasının korunması adına, nehir havza yönetim planları geliştirildi. Bu planlar, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını ve canlı yaşamının korunmasını amaçlıyor.
Su Kaynakları ve Kullanım Potansiyeli
DSİ’nin 2023 yılında tamamladığı çalışmalar, Türkiye’nin teknik ve ekonomik olarak kullanılabilir yer üstü suyu potansiyelini 91,9 milyar metreküp, yer altı suyu potansiyelini ise 18,6 milyar metreküp olarak belirledi. Bu veriler ışığında, ülkenin ortalama yıllık kullanılabilir su potansiyeli yaklaşık 110,5 milyar metreküp olarak hesaplandı.
Bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için kişi başına düşen yıllık su potansiyelinin 1700 metreküpten fazla olması gerekmektedir. Türkiye’de bu rakam, kişi başına yılda 1294 metreküp seviyesinde kalıyor. Bu durum, su kaynaklarının tasarruflu ve verimli kullanılmasının önemini artırıyor. Su kaynaklarının değerlendirilmesi ve çok amaçlı kullanımı için depolama tesislerinin inşası gibi çalışmalar öne çıkıyor.
Yerel Yönetimlerin Su Kayıplarıyla Mücadelesi
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın düzenlemeleri doğrultusunda, yerel yönetimlerin 2028 ve 2033 yılları için su kayıplarını azaltma hedefleri belirlendi. Türkiye genelinde içme suyu kayıpları ortalama %33 seviyesindeyken, büyükşehir ve il belediyelerinin bu oranı 2028 yılına kadar %25’e indirmesi hedefleniyor. Diğer belediyelerin ise aynı dönemde su kaybını %30 seviyesine, 2033 yılına kadar da %25’e düşürmeleri bekleniyor.
Bu hedefler doğrultusunda, su kayıplarının önlenmesi ve suyun daha verimli kullanılması için gerekli altyapı iyileştirmeleri ve teknolojik yatırımların yapılması planlanıyor. Türkiye’nin su yönetimi stratejisi, sürdürülebilir bir gelecek için kritik öneme sahip ve bu alandaki çalışmalar, ülkenin çevresel sürdürülebilirliğini doğrudan etkileyecek.