Moda sektörünün en büyük problemlerinden biri olan atık ve kirlilik, son yıllarda birçok girişimin de odağına giriyor.
Bu girişimlerden biri de İtalya'da Gabriele Rorandelli ve Cassandra Kane tarafından kurulan Zerolab. 3 yıl önce Floransa'da hayata geçirilen Zerolab, lüks moda markalarının artık kullanmadıkları kumaşları çöpe gitmekten kurtararak geri dönüştürüyor ve bu sayede sektöre sıfır atık uygulamaları kazandırıyor.
Atık Sorunu ve Döngüsel Modanın Önemi
Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) tarafından 2022 yılında yayınlanan rapora göre, her saniyede ortalama bir kamyon dolusu kıyafet çöpe atılıyor veya yakılıyor. Bu durum, küresel ısınma ve çevre kirliliği gibi birçok sorunun temelini oluşturuyor.
Avrupa Birliği'nde ise durum daha da vahim. Her yıl 5,8 milyon tondan fazla kıyafetin çöpe atıldığı Avrupa'da, kişi başına düşen atık giysi miktarı 11,3 kilograma ulaşıyor. Atık giysilerin sadece %1'i geri dönüştürülürken, geri kalanı ise başka ülkelere ihraç ediliyor ya da yakılıyor. Bu durum, hem büyük çöp sahalarının oluşmasına hem de çevre kirliliğinin artmasına yol açıyor.
Zerolab: Lüks Atıkları Değerlendiriyor
Dünyanın en büyük ikinci moda endüstrisine sahip olan İtalya'da kurulan Zerolab, bu sorunun çözümüne önemli katkılar sunuyor. Girişimin kurucusu Gabriele Rorandelli, lüks moda markalarının artık kullanmadıkları kumaşları ve aksesuarları çöpe atmak yerine geri dönüştürerek yeni ürünlere dönüştürdüklerini belirtiyor.
Zerolab sadece geri dönüşümle kalmıyor, aynı zamanda düzenlediği atölyelerle de sürdürülebilir moda konusunda farkındalık yaratmayı ve bu alandaki girişimleri teşvik etmeyi amaçlıyor.
Sürdürülebilir Moda Sektörün Geleceği
Rorandelli, sektörün neden olduğu sera gazı emisyonlarında da atık ve malzemenin işlenme şeklinin büyük rol oynadığını ve bunun önüne geçmek için sektörün tüm paydaşlarının birlikte çalışması gerektiğini vurguluyor.
Zerolab gibi girişimler, moda sektörünün daha sürdürülebilir bir hale gelmesi için önemli bir umut ışığı oluşturuyor. Tüketicilerin de bu tür girişimleri desteklemesi ve bilinçli tüketim alışkanlıkları geliştirmesi, daha temiz bir gelecek için büyük önem taşıyor.
