Akdeniz, 1 Mayıs 2024'te yürürlüğe giren emisyon kontrol alanı uygulamasıyla önemli bir dönüm noktasına girdi.
Bu sayede, denizdeki gemilerden kaynaklanan kirlilik önemli ölçüde azalacak ve Akdeniz'in mavi suları daha da temizlenecek.
Emisyon Kontrol Alanı Nedir?
Emisyon kontrol alanları, hava kalitesini artırmak için Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) tarafından belirlenen ve temel olarak gemi kaynaklı kükürt oksit ve azot oksit emisyonlarının azaltılmasının amaçlandığı özel deniz bölgeleridir. Akdeniz, bu uygulama kapsamında kükürt oksit emisyonlarının azaltılmasına odaklanan ilk bölge olma özelliğini taşıyor.
Uygulamanın Faydaları Neler?
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Levent Bilgili'nin yaptığı açıklamaya göre emisyon kontrol alanı uygulamasıyla Akdeniz'de kükürt oksit emisyonlarında %80, parçacıklı madde emisyonlarında ise %25 azalma sağlanması bekleniyor. Bu da deniz kirliliğinin önemli ölçüde azalmasına ve Akdeniz'in ekosisteminin korunmasına katkıda bulunacak.
Nasıl Uygulanacak?
1 Mayıs 2025'te uygulamaya tam olarak geçecek olan emisyon kontrol alanı kapsamında, Akdeniz'de faaliyet gösteren gemilerin kullandığı yakıtın kükürt içeriği azami %0,1 olarak sınırlandırıldı. Bu sınırlamaya uymak için gemiler, düşük kükürt içerikli yakıt kullanmak veya egzoz gazı temizleme sistemi gibi teknolojilerden faydalanmak zorunda olacak.
Uluslararası Sularda Seyreden Gemiler de Etkilenecek
Uluslararası sularda seyreden bir geminin kullandığı yakıtın içerdiği kükürt oranının kütlece %0,5 iken, emisyon kontrol alanlarına giren gemilerde bu oran en fazla %0,1 olabilecek. Bu kapsamda, söz konusu alana giriş yapacak olan her geminin, kendi bayrak devletinden Uluslararası Hava Kirliliği Önleme Sertifikası (IAPP) alması gerekecek.