ArtAnkara’da sanatseverlerin gönlünde taht kuran ve Marina Abramovic ile Ulay’ın efsanevi aşkından esinlenen “İki Uzak Sandalye” sergisi, izleyicileri derin bir duygusal yolculuğa çıkarıyor.
MoMA’nın avlusunda hayat bulan bu sergi, Abramovic’in 736 saatlik performansının ardından, sanatçıyla izleyici arasında göz teması kurarak benzersiz bir bağ oluşturmayı amaçlıyor.
Gözlerin Dilinde Sanat
Sergi, katılımcıları Marina’nın karşısına geçip sessizce oturarak, onunla göz teması kurma fırsatı sunuyor. Bu etkileşim, sanatçıyla izleyici arasında duygusal bir köprü kuruyor ve sanatın sınırlarını zorlayarak, duyuları farklı bir boyuta taşıyor. Sanatçı Kadınlar Derneği üyelerinin tasarladığı ahşap sandalyeler, Marina ve Ulay’ın arasındaki mesafeyi ve bağları simgeliyor.
Sanatın Sınırlarını Zorlayan Bir Deneyim
Sanat tarihinde sıkça karşımıza çıkan sandalye imgesi, bu sergide sanatçıların özgürce kullanımına sunuluyor. Sergi, yeni bir serüvenin kapılarını aralıyor ve izleyicilere benzersiz bir deneyim sunarak, sanatın gücünü gözler önüne seriyor. “İki Uzak Sandalye”, sadece bir sanat eseri değil, aynı zamanda bir duygusal deneyim ve düşünsel bir yolculuk olarak karşımıza çıkıyor.
Bu özel sergiye katkıda bulunan sanatçılar arasında Adile Homan, Asuman İnceayan, Ayşe Ertem, Ayşe Kürklü, Ayşe Öztürk gibi isimler yer alıyor. Onların yanı sıra Elif Okur Tolun, Fulya Turan, Gülcan Acar, Hale Metin ve daha birçok değerli sanatçının eserleri sergiyi zenginleştiriyor. “İki Uzak Sandalye”, sanatseverleri duygusal bir yolculuğa çıkararak, sanatın insan ruhu üzerindeki etkisini bir kez daha kanıtlıyor.