İz TV’de yayınlanan "Nil Kahramanoğlu ile Gündem Özel" programına Çağrı İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Şeyda Öğütçütemur ve Telus işçisi Hasan Hüseyin Yavuz konuk oldu. Programda, Kanada merkezli Telus şirketindeki örgütlenme süreci, işten çıkarmalar ve sendikal hak mücadelesi ele alındı. Öğütçütemur ve Yavuz, işverene toplu iş sözleşmesi (TİS) masasına oturma çağrısı yaparken, emekçilere de dayanışma mesajı verdiler.
Sendikal Haklar ve Kod 25 Mağduriyeti
Telus’ta örgütlenme çalışmalarını Ocak 2024’te başlattıklarını belirten Şeyda Öğütçütemur, Temmuz 2024’te Çalışma Bakanlığı’ndan yetki aldıklarını ve bu yetkiye işverenin itiraz ettiğini ifade etti. “Sendika karşıtı olmadıklarını söylüyorlar ancak fiiliyatta sendika karşıtlığı yapıyorlar” diyen Öğütçütemur, yabancı sermayenin Türkiye’yi ucuz işgücü kaynağı olarak gördüğüne dikkat çekti.
Telus’ta 4 yıl boyunca çalışan Hasan Hüseyin Yavuz ise, sendikal faaliyetlerinden dolayı Kod 25 gerekçesiyle işten çıkarıldığını belirtti. Yavuz, “Maaşlarımız asgari ücrete yaklaşmaya başlamıştı. İşyerinde mobbing ve baskılar artmıştı. Bu kötü koşulları düzeltmek için sendika gerekliydi. Bu nedenle arkadaşlarıma anayasal haklarını kullanmalarını anlattım” dedi. Yavuz, hukuki mücadelesinin sürdüğünü de sözlerine ekledi.
Direniş Çadırı ve Dayanışma Çağrısı
20 gündür işyeri önünde direniş çadırı kurduklarını belirten Yavuz, işten çıkarmaların sözde küçülme bahanesiyle yapıldığını, ancak işten çıkarılanların yerine yeni çalışanların alındığını ifade etti. “Buradaki amaç sendikal mücadeleyi zayıflatmak” diyen Yavuz, direniş çadırına pek çok kesimden destek geldiğini ancak diğer şirket patronlarının bu direnişten rahatsız olduğunu vurguladı.
“Patronlar, direnişin görünürlüğünden ve diğer çalışanların desteğinden korkuyorlar” diyen Yavuz, işçilere birlik ve dayanışma çağrısı yaptı. Programda ayrıca, sendikal hakların önemine dikkat çekilirken, işverenlerin TİS masasına oturmasının emekçilerin haklarının korunması adına bir zorunluluk olduğu belirtildi.
