İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, İzmir Barosu’nun bir avukatın cezaevi savcısı tarafından “terörist” olarak nitelendirildiğine dair iddialarına yazılı bir açıklamayla yanıt verdi. Başsavcılık, iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Görevli Cumhuriyet savcımızın böyle bir tavır sergilediği yönündeki iddialar asılsız, tek yanlı ve yersizdir” ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz günlerde İzmir Barosu, Buca Kırıklar Cezaevi’nde bir mahkumun darp edildiğine dair suç duyurusunu değerlendirmek isteyen bir avukatın, cezaevi savcısı tarafından sert bir üslupla cezaevinden çıkarılmak istendiğini duyurmuştu. Baro açıklamasında, “Bir avukatın mesleki faaliyetini yerine getirirken terörist olarak nitelendirilmesini kabul etmiyoruz. Meslektaşımızın yanındayız ve hukuki sürecin takipçisi olacağız” denilmişti.
“Vekaletname Sunulmadığı İçin Talep Reddedildi”
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, iddiaların gerçeği yansıtmadığına vurgu yaparak olayın farklı bir boyutu olduğunu ifade etti. Yapılan açıklamada, söz konusu avukatın cezaevi idaresine ve savcıya başvurarak müvekkili olduğunu iddia ettiği mahkumun sağlık durumuna ilişkin belgeleri talep ettiği, ancak vekaletname sunmadığı için talebin usule uygun şekilde reddedildiği belirtildi.
Açıklamada, “Cumhuriyet savcımız, başvuruda bulunan avukatın bu belgeleri almaya yetkili olduğunu gösteren vekaletnameyi ibraz etmemesi nedeniyle, talebin yerine getirilemeyeceğini kendisine usulünce bildirmiştir. Aynı gün, ilgili avukat vekaletname ve yetki belgesi sunduğunda, talep mevzuata uygun olarak değerlendirilmiş ve gereği ivedilikle yerine getirilmiştir” ifadelerine yer verildi.
“Savcılarımız Mesleki Nezaket Kurallarına Uygun Hareket Etmektedir”
Başsavcılık, görevli savcının baro tarafından iddia edilen ifadeleri kullanmadığını ve hukuki süreçlerin titizlikle yürütüldüğünü belirtti. Açıklamada, “Cumhuriyet savcılarımız, temel hak ve özgürlüklere, evrensel hukuk ilkelerine ve mesleki nezaket kurallarına azami hassasiyet göstererek görevlerini yerine getirmektedir. Söz konusu iddialar, tek yanlı ve gerçek dışı ithamlardır” denildi.
Başsavcılık, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına bu açıklamayı yapma gereği duyduklarını belirterek, İzmir Barosu’nun iddialarının kamuoyunu yanlış yönlendirdiğini savundu. Açıklamada, hukukun üstünlüğünün her koşulda korunacağı ve yargı mensuplarının meslek etiğine bağlı kalarak görevlerini sürdüreceği vurgulandı.
