Küresel iklim değişikliğinin etkileri ülkemizde kuraklık olarak kendini gösteriyor. Beydağ Barajı, bu durumun trajik örneklerinden biri haline geldi. Küçük Menderes havzasında sulama amaçlı kullanılan barajdaki su seviyesi, son yağışlara rağmen alarm verici şekilde düşmüş durumda. Toplam 228 milyon metreküp kapasiteli barajda su seviyesinin adeta dibe vurduğu belirtiliyor. Uzmanlar, yaşanan bu olumsuzluğun iklim değişikliği ve yetersiz yağışlarla doğrudan bağlantılı olduğuna dikkat çekiyor.
Kuraklık Tarımı Tehdit Ediyor
Küçük Menderes havzası, yılda üç ürün alabilen verimli topraklarıyla bilinirken, son yıllarda yaşanan yağış eksikliği çiftçileri zora soktu. Uzmanlar, Eylül ayında gerçekleşen kısa süreli yağmurların baraj ve havza üzerindeki etkisinin sınırlı olduğunu ifade ediyor. Barajdaki su seviyesinin kritik bir noktaya gerilemesi, özellikle sulama döneminde tarımsal üretimi olumsuz etkileyebilecek bir tablo ortaya koyuyor.
Bölgedeki çiftçiler, bu durumun üretim maliyetlerini artıracağı ve ürün verimliliğini düşüreceği konusunda endişeli. Kuraklık, yalnızca ekonomik kayıplara yol açmakla kalmıyor, aynı zamanda havzadaki tarımsal ekosistemi de tehdit ediyor.
İklim Değişikliğinin Etkileri Daha Belirgin
Uzmanlara göre, Beydağ Barajı’ndaki bu trajik tablo, küresel iklim değişikliğinin bölgesel etkilerinden sadece biri. Uzmanlar, yağış rejimlerindeki düzensizliklerin ve sıcaklık artışlarının baraj havzalarında su seviyelerini hızla düşürdüğünü belirtiyor. Havzadaki yağış eksikliği, bölgede alınan üç ürün geleneğinin sürdürülebilirliğini tehdit ederken, gelecekte daha büyük sorunların habercisi olabileceği ifade ediliyor.
Yetkililer, bu kritik durumla başa çıkabilmek için su kaynaklarının daha verimli kullanılmasını ve alternatif sulama tekniklerinin devreye alınmasını öneriyor.