Gardiyanlardan Şiddet İddiası
Avukat Firdevs Avşar, gençlerin cezaevine ilk geldikleri gün gardiyanlarla yaşadıkları bir tartışmanın şiddete dönüştüğünü belirtti. Avşar’ın aktardığına göre, olay hücrede başlayan bir sayı tartışmasıyla alevlendi. Gardiyanların gençleri itip kaktığı, bazılarına vurduğu iddia edildi. Bu sırada bir genç, durumu cezaevi müdürüne bildirmek istediğini söyleyerek müdürün odasına gitti. Ancak burada beklenmedik bir olay yaşandı. Avşar, “Gencin müdürle görüşmesi sırasında iki gardiyan aniden üzerine saldırdı. ‘Sana mı soracağız ne yapacağımızı?’ diyerek kolunu arkadan büktüler ve sürükleyerek dışarı çıkardılar. Kameranın olmadığı bir alanda ise gencin sakalını yoldular. Diğer gençlerde de itme, kakma ve darp izleri tespit ettik” dedi. Bu iddialar, cezaevindeki güvenlik ve yönetim anlayışına dair soru işaretleri yarattı.
Avşar, darp edilen gençlerin revirdeki doktora başvurduğunda da olumsuz bir tavırla karşılaştığını ekledi. Doktorun, darp izlerini görmesine rağmen ilgisiz davrandığını ve gençlere, “Hani siz direnişçiydiniz, neden buraya geldiniz?” diyerek alaycı bir üslup kullandığını öne sürdü. Olaydan 7 gün sonra hastaneye götürülen gençlerin detaylı muayene edilmediğini ve darp izlerinin zamanla kaybolduğunu belirten Avşar, “Kendi gözlemlerimizle raporlarımızı hazırladık ve şikayetlerimizi bu doğrultuda ileteceğiz” diye konuştu.
Koşullarda İyileşme ve Dayanışma Mesajı
Darp iddialarının kamuoyuna yansıması, İzmir Barosu, ÇHD, CHP’li avukatlar ve belediye başkanlarının konuya müdahil olmasıyla birlikte cezaevindeki koşullarda birtakım iyileşmeler gözlendi. Avşar, “Baskılar sonucunda gençlerin aileleriyle görüşmeleri sağlandı, kantin ihtiyaçlarını karşılamaya başladılar ve kıyafetlerini alabildiler. Ancak bazı gençler hâlâ kantine çıkarılmamış. Gardiyanların ilk günlerdeki saldırgan tavırları ise biraz yumuşamış görünüyor” dedi. İzmir Barosu ve ÇHD’nin çabalarıyla, darp olayına karıştığı iddia edilen iki gardiyan hakkında soruşturma başlatıldı.
