Plastik Tehlikesi: Beklenenden Daha Yüksek Kimyasal İçerik

Yeni bir araştırma, günlük hayatta sıklıkla karşılaştığımız plastik ürünlerin, daha önce düşünülenden çok daha fazla kimyasal içerdiğini ortaya koydu.

Yeni bir araştırma, günlük hayatta sıklıkla karşılaştığımız plastik ürünlerin, daha önce düşünülenden çok daha fazla kimyasal içerdiğini ortaya koydu. 

Gıda ambalajlarından oyuncaklara, tıbbi cihazlardan ev eşyalarına kadar geniş bir yelpazede yer alan plastiklerin, insan sağlığı ve çevre üzerindeki etkileri yeniden değerlendirilmeye başlandı.

Bilim İnsanları Alarm Veriyor

Birleşmiş Milletler Çevre Programı’nın (UNEP) daha önce belirlediği yaklaşık 13.000 plastik kimyasalının aksine, Avrupa’daki araştırmacılar plastiklerde 16.000’den fazla kimyasal madde tespit etti. Bu kimyasalların dörtte birinin zararlı olduğu ve çeşitli sağlık sorunlarına yol açabileceği belirtiliyor. Norveç Araştırma Konseyi’nin desteklediği bu çalışma, plastik atıkların yıllık 400 milyon tonluk üretimiyle mücadele edecek uluslararası bir anlaşmanın hazırlık sürecinde önemli bir veri olarak dikkat çekiyor.

Gıda Ambalaj Forumu Genel Müdürü Jane Muncke, plastik kirliliğinin çözümü için plastiklerin yaşam döngüsünün tamamının ve kimyasal içeriğinin detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiğini vurguluyor. Muncke, plastiklerden sızan kimyasalların su ve gıda yoluyla insan vücuduna geçebileceğini ve kısırlık ile kardiyovasküler hastalıklar gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğini ifade ediyor.

Endüstri ve Bilim Dünyası Arasında Diyalog

Amerikan Kimya Konseyi, raporun eksik bir tehlike çerçevesi sunduğunu ve düzenleyiciler ile halk için yanıltıcı olabileceğini savunuyor. Ancak, rapor yazarları, plastik endüstrisinin geri dönüşüm ve yeniden kullanımı teşvik eden küresel bir anlaşmayı desteklemesi gerektiğini, ancak bu adımların yeterli olmadığını belirtiyor. Plastiklerde kullanılan kimyasalların şeffaflığı ve düzenlemeleri konusunda daha fazla adım atılması gerektiğini savunuyorlar.

Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nden çevresel toksikolog Martin Wagner, plastiklerin kimyasal karmaşıklığının altını çiziyor ve üreticilerin genellikle kendi ürünlerinde hangi kimyasalların bulunduğunu bilemediğini belirtiyor. Plastiklerdeki kimyasalların sadece küçük bir kısmının uluslararası düzenlemelere tabi olduğunu ve bu durumun değişmesi gerektiğini vurguluyor.

Önümüzdeki ay Kanada’nın Ottawa kentinde başlayacak olan müzakerelerle, plastikler hakkında yapılacak anlaşmanın Aralık ayında Güney Kore’nin Busan kentinde tamamlanması planlanıyor. Bu anlaşma, plastiklerin içerdiği kimyasalların düzenlenmesi ve şeffaflığının artırılması konularını ele alacak ve böylece hem insan sağlığını hem de çevreyi koruma adına önemli bir adım atılacak.