"Orman nüfusu tehdit altında": Muğla'da maden şirketi kapasite artışı istedi!

Bakanlığın başvuruyu onaylaması halinde şirket; orman, tarım alanı ve meradan oluşan alanın 36.79 hektarında çalışma yapacak

İklim krizinin etkileri giderek artarken, korunması gereken ormanlar maden projeleri nedeniyle tehlike altında. TEMA Vakfı'nın verilerine göre, Türkiye'deki ormanların yüzde 65'i maden tehdidi altında. Henüz maden çalışmalarının başlamadığı bölgelerde ise yeni projeler için başvurular sürüyor. Turizm kenti Muğla da bu tehditten nasibini alan yerlerden biri.

36.79 Hektar Alan İçin Bakanlığa Başvuru

Cumhuriyet gazetesinden Şeyda Öztürk'ün haberine göre, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na yapılan başvurular, bölgedeki maden tehdidinin boyutunu ortaya koyuyor. 2017 yılında bakanlıktan alınan ilk onayla Riva Seramik, Muğla’nın Kavaklıdere ilçesindeki Kurucaova ve Derebağ mahallelerinde maden projelerine başlamak istiyor. Bakanlığın onayı durumunda, şirket orman, tarım alanı ve meralardan oluşan 36.79 hektarlık alanda çalışma yapacak ve yıllık üretim kapasitesini 96 bin tondan 1 milyon tona çıkaracak.

Genişleme Potansiyeli

Şirket ayrıca feldispat madeninin yakınında linyit bularak, linyit üretimi için de bakanlıktan 17.48 hektar alan talep etti. Bu durumda, şirketin çalışma alanı 54.27 hektara çıkacak. Ayrıca, şirketin 250 hektarlık ruhsatı bulunması, bu alanın gelecekte daha da genişleyebileceğini gösteriyor.

Muğla’nın Süregelen Tehditleri

Muğla, Limak Holding ve İÇTAŞ’ın ortak projesi olan YK Enerji’nin, termik santrallara kömür sağlamak için tahrip edilen Akbelen ormanının da dahil olduğu kömür madeni projeleriyle sürekli tehdit altında. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı verilerine göre, Ocak 2020’den bu yana Muğla genelinde 278 proje için süreç başlatıldı ve bakanlık 223 projeye onay verdi.

Ormanların korunması ve ekolojik dengenin sağlanması için, bu tür projelere karşı daha sıkı denetim ve düzenlemelerin getirilmesi büyük önem taşıyor. Muğla ve benzeri bölgelerdeki maden projeleri, doğal yaşamı ve yerel ekonomiyi tehdit eden ciddi riskler olarak öne çıkıyor.