Küresel ısınmanın etkileri her geçen gün daha belirgin hale geliyor. La Niña gibi soğutucu etkisi olması beklenen iklim olaylarının bile sıcaklıkları düşüremediği bir dönemdeyiz. Uzmanlar, bu durumun iklim değişikliğinin giderek artan etkisiyle doğrudan ilişkili olduğunu vurguluyor.
En Sıcak Yazı Yaşadık
Avrupa Birliği'nin Copernicus İklim Değişikliği Servisi verilerine göre, 2024 yılı ağustos ayı, tarihin en sıcak ağustos ayı olarak kayıtlara geçti. Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarını kapsayan yaz mevsimi de dünya genelinde en sıcak yaz olarak tarihe geçti. Bu durum, küresel ısınmanın ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Deniz Suyu Sıcaklıkları da Artıyor
Sadece hava sıcaklıkları değil, deniz suyu sıcaklıkları da önemli ölçüde arttı. Özellikle Akdeniz, Ege ve Marmara denizlerindeki sıcaklıklar, uzun yılların ortalamasının üzerinde seyretti. Bu durum, deniz ekosistemlerini olumsuz etkileyebilir ve deniz seviyesinin yükselmesine neden olabilir.
"Yılın 244 Gününden 162'si Rekor Kırıldı"
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, yaptığı açıklamada, 2024 yılının şimdiye kadar yaşanan en sıcak yıl olduğunu belirtti. Kurnaz, "Yılın 8 ayında 244 günün 162'si rekor olarak kayıtlara geçti" diyerek durumun ciddiyetini vurguladı.
Gelecek İçin Uyarılar
Uzmanlar, gelecek kış mevsiminin de ılık geçebileceği konusunda uyarıyor. İklim değişikliğinin etkileriyle birlikte, aşırı hava olaylarının sıklığı ve şiddeti de artabilir. Bu durum, tarım, su kaynakları ve insan sağlığı gibi birçok alanda ciddi sorunlara yol açabilir.
Ne Yapmalıyız?
İklim değişikliğiyle mücadele etmek için bireysel ve toplumsal olarak bazı önlemler almalıyız. Enerji tasarrufu yapmak, toplu taşıma araçlarını kullanmak, geri dönüşüme önem vermek ve iklim dostu ürünler tercih etmek gibi basit adımlar bile büyük bir fark yaratabilir. Ayrıca, hükümetlerin ve uluslararası kuruluşların iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik daha etkili politikalar geliştirmesi gerekiyor.