Dijital Dünyanın Gölgesinde Sosyal Beceriler

ABD’den gelen yeni bir araştırma, gençlerin artan ekran süresinin sosyal beceriler üzerinde olumsuz etkiler yarattığını gösteriyor.

ABD’den gelen yeni bir araştırma, gençlerin artan ekran süresinin sosyal beceriler üzerinde olumsuz etkiler yarattığını gösteriyor. 

Genel Cerrah Dr. Vivek Murthy, gençlerin internette geçirdikleri zamanın, yüz yüze iletişim yeteneklerini olumsuz etkilediğine dikkat çekiyor. Dr. Murthy’ye göre, bu durum gençler arasında yalnızlık ve mutsuzluk hissini artırıyor.

Sosyal Medyanın Çift Yüzlü Etkisi

Times gazetesinin haberine göre, Dr. Murthy gençlerle yaptığı görüşmelerde, onların kişisel etkileşimlerin önemini anladıklarını ancak hayatlarının giderek daha fazla çevrimiçi hale geldiğini fark ettiğini belirtiyor. Özellikle üniversite öğrencileriyle yapılan konuşmalarda, yüz yüze etkileşim konusundaki rahatlıklarının zamanla azaldığına şahit olmuş. Dr. Murthy, bu durumun “sosyal kas” olarak adlandırılan, ilişki kurma yeteneğimizin zayıflamasına yol açtığını ifade ediyor.

Oxford Üniversitesi’nin liderliğinde gerçekleştirilen Dünya Mutluluk Raporu’na göre, gençlerin mutluluk seviyeleri düşüyor. Raporda, Britanya’da en mutlu kesimin yaşlılar olduğu, gençler ve orta-altı yaştakilerin ise daha az mutlu oldukları belirtiliyor. Gençler, sosyal temas sıklığının yüksek olmasına rağmen, yaşlı nesillere göre daha fazla yalnızlık hissettiklerini rapor ediyorlar.

Dr. Murthy, sosyal medya ve teknolojinin, yüz yüze etkileşimleri azaltarak, farklı bir bağlantı kalitesi sunduğunu ve bu durumun gençlerin mutluluğu üzerinde farklı bir etkiye sahip olduğunu vurguluyor.

Çocukların Ruh Sağlığı İçin Çağrı

Aktivistler, çocukların ruh sağlığını korumak adına sosyal medyaya kısıtlamalar getirilmesi gerektiğini savunuyor. Ayrıca, çocukların akıllı telefon kullanımının tehlikeleri konusunda halk sağlığı bilinçlendirme kampanyalarının yapılması gerektiğini söylüyor.

Bu araştırmalar ve çağrılar, dijital çağın getirdiği kolaylıkların yanı sıra, sosyal becerilerimiz ve ruh sağlığımız üzerindeki potansiyel riskleri de gözler önüne seriyor. Toplum olarak, teknolojinin faydalarını maksimize ederken, olası zararlarını minimize etmek için dengeli bir yaklaşım benimsememiz gerekiyor.

İLGİLİ HABERLER